Hoşgörü Nedir, Hoşgörü Ne Değildir?

Günümüzde birçok kavramın içi boşaltılmış, anlamlarından uzaklaştırılmış ve sıradanlaştırılmıştır. Üniversitede yarım dönemlik bir derste aldığım eğitim, hayatım boyunca doğru bildiğim yanlışları bana öğretecekti. Hoşgörü nedir ve ne değildir?
Hoşgörü Nedir, Hoşgörü Ne Değildir?

Biz insanoğlu ne kadar az bilirsek, o kadar çok bildiğimizi sanırız. Bildiğimiz birkaç şeyi büyüte büyüte adeta devasa bir hale getiririz. Aslında bu şişen bir balondan farksız bir şey değildir. Sivri bir iğnenin dokunuşuyla bir anda patlayabilir. Bizlerde yine cahilliğimizle kala kalırız. Yeni kulaktan dolma bilgiler arayışına gider, o yönde hava biriktirmeye başlarız. Bilmeyiz bir bilginin, öğretinin derinine inmeden o konu hakkında uzaktan bakakalacağımızı. Öyle kavramlar vardır ki aklımızda çok yanlış şekilde yer edinmiş ve çoğu kişi tarafından yanlış şekilde kullanılıyordur. Bunları şu şekilde örneklendirmek mümkündür: özgürlük, aşk, iyilik, güzellik, tutsaklık… Ve hoşgörü. Şimdi sizlerden isteğim; özgürlüğün ya da diğer kavramların kelime manasına, kullanım alanlarına bakınız ve sesli bir şekilde düşününüz.

arap-bahari3.jpg

Derinliği, kapsamı fazla olan özgürlük kavramını tek bir kelime ile sıradanlaştırabilir misiniz? Yani, 'ben özgürüm' dediğiniz zaman gerçek manada özgür mü oluyorsunuz? Özgürlük tam anlamıyla nedir, özgürlük denilince neleri algılamalıyız ya da özgür yaşam biçimi nasıl olur? Bu ve benzeri soruları kendimize sorduğumuzda aslında özgürlüğün bir çırpıda söyleyemeyeceğimiz var oluş terimlerinden olduğunun kanısına varıyoruz. Özgürlük, ben özgürüm denilince olunmuyor. Kimsenin özgür olmadığı bu kainatta bizlerin bağlayıcısı olan inançlarımız, sınırlarımızı belirleyen en büyük etkendir. Örneğin; İslam inancında olduğu gibi diğer inançlarda da belli başlı yasaklar vardır. Bizler bu yasaklar yahut kurallar içerisinde var olduğumuz için bu sınırların dışarısına çıktığımız zaman kendimizi tuhaf hisseder ve yaptığımız yasaklı şeyin bizi yoldan çıkarttığı düşüncesine varırız. İnançlar, gelenekler, kişilik özellikleri, yasalar ve saymakla bitiremeyeceğimiz sınırlamaların var olduğu bir dünyada özgürlük kavramının üzerinde tekrardan düşünmemizde fayda var.

ask10.jpg

Aşk, üzerinde de birkaç şey söyleyerek; asıl konumuz olan hoşgörü üzerinde konuşmak istiyorum. Aşk; sevgi, saygı, beğeni, hoşgörü, sabır, özlem, vefa… gibi bütün kavramların hepsinin ortak bir adıdır. Bunlardan birinin eksik olması halinde aşk adı verilen his, hiçbir zaman gerçek manada varlığını sürdüremez. Bir-iki gün gördüğümüz kişiyi nasıl annemizden fazla sevebilir, onun yolunda ölebiliriz ki. Evet, belki onu annenizden daha çok sevdiğinizi hissediyorsunuz ancak bu sanrıdan başka bir şey değildir. İlk dünyanız, kordonla bağlandığınız annenizi, iki gündür tanıdığınız sevgiliniz ile nasıl kıyaslayabiliyorsunuz?

- Ali: Seni annemden babamdan çok seviyorum, sen benim hayatımsın, sensiz yaşayamam, senin için ölürüm.

Birbirinden sıradan klişelerle kızı etkilemeye çalışırken aşkı delik deşik ettiğinizi hissettiniz mi hiç?

Aşk, aslında söylenilmeyecek kadar büyülü, derin anlamları olan bir kavramdır. Onu sadece kalbinizin derinliklerinde hissedebilir, ona ruhunuzun en ince duygusuyla dokunabilirsiniz. Kısaca söylemek gerekirse; kısa sürede göreceğiniz kişilere gerçek aşkla gönülden bağlanamazsınız. Bu aşk değil, sadece bir fiziksel beğeniden ibarettir. Bu uzun bir zaman diliminde olabilecek bir şeydir. Sevdiğiniz kişilere karşı tutumunuz, davranışınız ona karşı olan sevginizin göstergesi olacaktır. Onun için aşkı sözlerde değil, kalbin derinliklerinde aramakta fayda vardır. Sözlerle dile gelenler sadece basitleştirilmiş sevgi ifadelerinden başka bir şey değildir.

Hoşgörü nedir, dersem bana cevabınız ne olur? Biraz kelimenin derinlerine inelim, hatta daha da derinlerine. Aman sakın, bu kelimeyi "hor görü" ile karıştırmayalım! Biliyor musunuz, bu kelime çoğu zaman hor görü kavramı ile karıştırılıyor. Bilmeden sarf ettiğimiz kavramlarla farkında olmadan karşımızdaki insanlara saygısızlık yapabilir, o kişileri dışlayabiliriz. İşte, bu sözcükler arasında yer alanlardan biri de hoşgörü kelimesidir. Bu kelimeyi üniversite üçüncü sınıfa kadar şu şekilde tanımlıyordum, tâ ki bir değerli İren hocamın doğru bir şekilde tanımlamasına kadar.

hosgoru2.jpg

Hoşgörü nedir? Genel anlamda: Size aykırı gelen, hatalı olan ya da kusurlu olan şeyleri anlayışla karşılama, hoş görmedir. Felsefi anlamda ise; size karşı olan düşüncelere, yanlışlara oluşumlara özgürlük çerçevesinde tepki göstememe tutumudur. Yani hoşgörü yapılan hatalara, yalnışlıklara karşı kullanılan bir tutumdur. Ancak günümüzde çoğu kişi tarafından bu kavram, gelişigüzel her yerde kullanılmaktadır.

Öyle ki,

Din hakkında birilerini hoşgörebiliyoruz." Müslüman olarak Hıristiyanlara karşı çok hoşgörülüyüm."

Kişinin ırkı hakkında ona hoşgörülü davranıyoruz. "Bir Türk olarak Kürtlere karşı hoşgörülü davranıyorum."

Cinsiyet.. "Neymiş efendim bir kız olarak erkekleri hoşgörüyorum; ya da farklı cinsiyet tercihli insanları hoşgörüyorum..."

Maşallah çok hoşgörülüyüz değil mi! Hoşgörü kavramını bilip bilmeden, her yerde kullanıyoruz. Hoşgörünün ne olduğunu tekrardan hatırlayalım öyleyse; kişinin işlediği suç, hatalı ya da kusurlu olan durumlarının karşısında kullanacağımız bir terimdir. O zaman dinler, ırklar, cinsiyetler birer hata mıdır, suç mudur?

Dinler, ırklar, cinsiyetler birer kusur değildir. Bunlar bizlerin varlığıdır, benliğidir, bizlere verilen özelliklerdir; zaman zaman en büyük tercihlerimizdir. Yani diyeceğim o ki, kimsenin dinimden, cinsiyetimden, ırkımdan dolayı beni hoş görmeye hakkı yoktur!

 

NeOldu.com / Hevi Jiyan

İlgili Haberler
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış yorumlar onaylanmamaktadır.
2 Yorum