En Tehlikeli 10 Bilim Deneyi

Bilim, dünyamızın her yerinde insanların hayatlarını ölçülemez biçimde geliştiren, dünyamızdaki en büyük güçtür fakat bazı durumlarda tehlikeli olabilecek çok güçlü bir araçtır. Bizde sizler için en tehlikeli 10 bilim deneyini derledik.
Bilim, dünyamızın her yerinde insanların hayatlarını ölçülemez biçimde geliştiren, dünyamızdaki en büyük güçtür fakat bazı durumlarda tehlikeli olabilecek çok güçlü bir araçtır. Özellikle siyaset için gelişiyorsa. Bazı durumlarda, bilimin sınırlarını zorlama hırsı, bizi olumsuz sonuçlar doğuracak anlara götürebilir. Geçmişte yaşadığımız bazı en tehlikeli 10 bilim deneyini sizler için sıraladık.
1. Proje MKUltra
MKUltra projesi CIA’nin bilinç altı kontrolü girişimiydi. Program 1950'lerde başladı ve 1966 yılına kadar sürdü. MKUltra uyarınca, sıklıkla isteksiz olan kişilere ilaçlar, özellikle de LSD gibi halüsinojenikler verildi. Test edilen insanlar uyku ve duyu yoksunluğu, hipnoz, cinsel taciz ve diğer psikolojik işkence yöntemlerine tabi tutuldu, bazı testler ölümle sonlandı. Projenin amacı, kimyasal silah araştırmaları ve Sovyetlerle mücadele için zihin kontrollü ilaçlar üretmek için yapılan bir çabaydı.
2. Vebayı Silahlaştırma
Veba, Avrupa nüfusunun yaklaşık yarısını öldürdü. 13. ve 14. yüzyıllarda, dünyadaki insan sayısını neredeyse 100 milyon azalttı. 1980'lerin sonlarında Sovyetler Birliği, silah başlıklarında kullanılmak üzere biyolojik savaş araştırması programını başlattı. En ölümcül biyolojik silah denemesi için veba virüsü üzerinden deneyler yaparak, bunu bir silah olarak kullanmanın yollarını araştırdı. Vebanın yanı sıra Sovyetler, biyolojik silah programı kapsamında şarbon üzerinde de denemeler yaptı.
3. Büyük Hadron Çarpıştırıcısı
Parçacık fiziğini incelemek için kurulmuş olan İsviçre'deki Büyük Hadron Çarpıştırıcısı (LHC), dünyanın en büyük makine ve en gelişmiş bilimsel aracı olarak kabul ediliyor. Günümüzün en ileri araştırma programı olarak söylenen LHC, bazı kesimler tarafından oldukça fazla eleştiriliyor. LHC kapsamında yapılan bazı denemeler yüzünden depremlere neden olduğu ve dünyaya asteroitleri çektiği için oldukça eleştiriliyor. LHC için üretilen komplo teorileri genel olarak kanıtlanmamış durumda iken, potansiyel olarak Dünya'yı yutabilecek kara delikler yaratmakla suçlanıyor. Bu olasılıklar, çarpışmayı yürüten kuruluş olan CERN tarafından tamamen cevaplanmadı. CERN yaptığı açıklamada, LHC'nin tehlikeli olmadığını ancak bir miktar kara delik yaratılabileceğini de belirtti.
4. Tuskegee Frengi Deneyi
Tuskegee Frengi Deneyi 1932-1972 yılları arasında hükümet tarafından finanse edilen bir "araştırma". 1949'da Alabama'daki kırsal 399 Afrika kökenli Amerikalı hastalarda denemelere başladı. Hastaların hiçbiri frengi olduğunu bilmiyordu, sadece bildikleri vücudundaki kötü kanlara bakılacaktı. Penisilin aşısının icat edilmesine rağmen bilim adamları deneyi devam ettirdiler, hastalığın vücuttaki yayılımını görmek istediler.
ABD Halk Sağlığı Servisi tarafından gerçekleştirilen deneyin amacı, tedavi edilmediği takdirde frenginin doğal gelişimini incelemekti. Çalışmaya katılan 28 kişinin doğrudan sifilizden öldüğü, 100'ünün ise komplikasyonlardan öldüğü bildirildi.
5. Kola Superdeep Sondaj Kuyusu
1970 yılında başlayan Sovyet deneyinde, gezegenin kabuğuna inebilmek için oldukça gelişmiş bir matkap yapılmaya çalışılmıştı. 1994 yılına gelindiğinde, Rusya'nın kuzeybatısındaki Kola Yarımadasına 12 km'lik bir delik açtılar. Kazıda, 24 türe ait eski mikroskopik plankton fosil bulguları gibi çok bilimsel veriler sağladı.
Olumsuz bir şey olmamasına rağmen, o zaman dünyanın merkezine doğru sondajın beklenmedik sismik etkilere neden olabileceği endişeleri vardı. Gezegende oluşabilecek çatlaklar gibi... Delik ise şu an kapalı halde.
6. Guatemala STD Çalışması
Bu korkunç deney, ABD hükümetinin "bilim" in adında oluşturduğu oldukça zarar veren bir başka örneğinden biri. 1945'ten 1956'ya kadar yaklaşık 1500 Guatemalalılara, frengi ve gonore de dahil olmak üzere, cinsel yolla bulaşan hastalıklar üzerinde denemeler yapıldı. Denekler yetim, evsiz ve sex işçilerinden oluşuyordu. Araştırmacılar, hastalığa yakalanmış hayat kadınlarının üzerinde vicdansız yöntemler kullanarak hastalarını tedavi etmenin yollarını arıyorlardı. Deney yüzünden şu anda John Hopkins Üniversitesi'ne araştırmadaki rolü için 1 milyar dolarlık dava açıldı.
7. Kaçınma Projesi
Askerlerde eşcinselliği "tedavi" etmek için 1971-1989 yılları arasında Güney Afrika'da bir tıbbi işkence programı başlatıldı. Irk ayrımı altında yapılan deneyde, elektrik çarpması tedavisi ve kimyasal kastrasyon gibi zorla "kayıtsız terapi" tedavilerini içeriyordu. Ordu ayrıca 900 kadar seks değişikliği operasyonuna izin verdi.
O dönemde eşcinsellik, yaygın olarak iyileştirilebilecek bir zihinsel hastalık olarak kabul ediliyordu. Güney Afrika ordusunun baş psikiyatrı olarak programdan sorumlu Dr. Aubrey Levin, sonunda uluslararası örgütler tarafından insan hakları ihlali ile suçlanarak hapis cezasına çarptırıldı.
8. Nazi Toplama Kampı Deneyleri
Naziler, toplama kamplarındaki binlerce tutuklu üzerinde insan hayatına hiç dikkat etmeden tıbbi deneyler yaptı. "Araştırmaları" nın bir kısmı kasıtlı olarak hipotermi, insanları sıtmadan öldürme, insanlara hardal gazı bulaştırma, değişik zehirler verme, yaraları bakterilerle enfekte etme ve odun talaşı ve cam kırıkları ile doldurma konularını içeriyordu.
9. Birim 731
Birim 731, 2. Dünya Savaşı sırasında insanlar üzerinde korkunç deneyler yapan Japon Ordusu'nun gizli bir Ar-Ge birimiydi. General Shiro Ishii'nin komutasındaki birim, tahmini 250.000 erkek, kadın ve çocuk üzerinde deney yaptı. Kurbanlardan çoğu, Sovyet, Müttefik askerleri ve bazı savaş tutsağı Çinlilerdi.
Hastalar üzerinde, anestezi olmadan kesilmesi, gereksiz uzuv ampütasyonları, beyin, karaciğer, akciğer parçaları gibi organlarının çıkarılması gibi vahşi denemeler yapıldı. Mağdurlar aynı zamanda biyolojik savaş, buz patlaması testleri, zorunlu gebelikler ve bomba veya alev silahlarıyla yapılan silah testlerine de tabi tutuldu.
10. Trinity Testi
Amerika Birleşik Devletleri, atom bombası geliştirmek ve 2. Dünya Savaşı'nda askeri bir avantaj elde etmek için acele gizli Amerika Manhattan Projesi'ni kurdu. Bu proje, 16 Temmuz 1945'te New Mexico çölünde ilk nükleer silah denemesi Trinity adı verilen nükleer bomba testiydi.
Bilim adamları çalışmalarından nispeten emindiyseler de, bombanın yaratacağı etkilerin ne kadar kötü olabileceğinden yana şüpheleri vardı. Trinity patlamasının gücü 20 kiloton TNT'nin oluşturduğu şiddete eşit ve bu deneme ile Atom Çağı'nın başladığı kabul ediliyor.
Önerilen İçerik: Dünyanın En Zehirli 10 Canlısı
NeOldu.com
Stanford Hapishanesi Deneyi
Proje, 1971 yılında Stanford Üniversitesi’nde psikolog olan Philip Zimbardo önderliğinde, insanların esarete tepkilerini, hapishane çalışanları ve mahkumların bu duruma olan davranışsal tepkilerini gözlemleyen psikolojik bir çalışmaydı. Bu deneyde Zimbardo, deneklerdeki anti sosyal davranışların giderek artırdığını görerek paniklemiş ve erken denilebilecek bir sürede tüm deneyi sonlandırmıştır.The Monster Study
Bu proje Iowa Üniversitesi'nde çalışan Wendell Johnson tarafından yürütülmüştür. 22 yetim çocuk üzerinde kekemelik üzerine yapılan bir deneydir. Negatif terapi alan ve normal konuşan birçok çocuğun,deneyden dolayı psikolojik olarak kötü etkilendikleri ve bazılarının hayatları sırasında belirli konuşma problemlerinin oluştuğu ve devam ettiği görülmüştür.Proje 4.1
Amerika Birleşik Devletleri tarafından yürütülen ve bütün Marshall adası sakinlerini etkileyen, Bikini Atoll bölgesinde büyük bir alana yayılan ve 1 Mart 1954 yılında yapılan Castle Bravo nükleer testi ve sağlık çalışmasına bu ad verilmiştir. Bölgedeki çocuklarda büyüme ve gelişim bozuklukları görüldü.Proje MKULTRA
Bu çalışma CIA'in zihin kontrolü araştırma programlarından biri olup, Bilimsel İstihbarat Ofisi tarafından yürütülmüş ve 1950 başlanıp 1960 yıllarının sonuna kadar sürmüştür. Projede bir çok uyuşturucu çeşidinin kullanıldığı, beyin fonksiyonlarının üzerinde değişimler yapabilmek için bireylerin zihinsel durumlarını ele geçirmeye çalışıldığına dair yayınlanmış pek çok bir kanıt vardır. 1973 yılında CIA direktörü Richard Helms bu proje ile ilgili tüm dosyaların yok edilmesini emretti.The Aversion Projesi
Güney Afrika'daki ordu kuvvetlerinin 1970 ile 1980 yılları sonuna kadar eş cinsel askerlere zorla uyguladığı bir dizi cinsiyet değiştirme operasyonu olarak bilinen bu proje sırasında, elektro şok ve benzeri bir çok etik olmayan sağlık deneyi yapılmıştır.Kuzey Kore Deneyleri
Kuzey Kore'de insanlarla ilgili deney yapıldığına dair bir çok rapor bulunmaktadır. Bu raporlarda Kuzey Kore’nin İkinci Dünya Savaşı süresince deney yapan Japon ve Nazi birlikleri gibi insan haklarını ihlal ettiği açıkça belirtilmektedir. Eski bir kadın mahkumlarının iddialarına göre, sağlıklı 50 kadın zorla alıkonularak zehirli lahana yaprakları yedirilmiştir. Yiyen kadınların çoğunun çığlık attığı duyulmuş, 20 dakika içinde kan kusması ve anal kanama geçirerek ölmüşlerdir.Sovyetler'in Zehir Laboratuvarları
Laboratuvar 1, laboratuvar 12 ve oda adları ile de bilinen bu mekanlar Sovyet ajanlarının gizli zehir araştırma ve geliştirme merkeziydi. Sovyetler, hardal gazı ve risin gibi ölümcül gazları Gulag adlı yerden gelen mahkumlar üzerinde deniyordu.Tuskegee Frengi Çalışması
1932 ile 1972 yılları arasında Alabama'da frengi tedavisi olmayı reddeden Afrikan-Amerikan çiftçilerden 399 kişiye uygulanan bir projeydi.Birim 731
Japon İmparatorluğu tarafından yapılan, İkinci Çin-Japon Savaşı ve İkinci Dünya Savaşı boyunca süren biyolojik ve kimyasal savaş araştırma ve geliştirme merkeziydi.Nazi Deneyleri
Nazi deneyleri İkinci Dünya Savaşları sırasında Nazi rejimi tarafından, kamplarda tutulan büyük sayıdaki insanlar üzerinde yapılan korkunç sağlık çalışmalarıdır.
- Yorumlar 0