Güneş Tutulması ve Deprem İlişkisi

Güneş tutulmalarının ardından deprem olduğuna dair toplumda bir kanı mevcuttur. Bu kanı doğru mu? Güneş tutulması ile depremlerin alakası var mı? Yazımızda açıklıyoruz.
Güneş Tutulması ve Depremler
Tarih boyunca insanların en korktuğu doğal afetlerin başında depremler gelir. Depremler tahmin edilemezler ve yıkıcı etkileriyle can kayıplarına sebebiyet verirler. Ülkemizdeki 17 Ağustos 1999 İzmit depreminden 6 gün önce meydana gelen güneş tutulması bu tartışmaları tetiklemiş ve toplumun aklında güneş tutulması ve deprem ilişkisi kurmasına neden olmuştur. Peki, gerçekten öyle midir?
Depremler ile ilgili uzmanların televizyonlarda yaptığı konuşmalar ve teknik veriler toplumun geneli tarafından anlaşılacak düzeyde değildir çünkü gözle görülen bir durum yoktur. Gerginlik derecesi, fay hatları, kırık hatları vs. gibi teknik terimlere baktığınızda hiçbirini gözle göremezsiniz ve yapılan ölçümler neticesinde uzman yorumlarına inanmak durumunda kalırsınız. Bu veriler ışığında analizler yapılarak tahmin yürüten uzmanlar da aslında emin değildirler. Varsayımlarda bulunurlar. Kesin konuşamazlar.
Depremlerin ne zaman meydana geleceği konusunda günümüz teknolojisi hala çözüm bulamamıştır. Tarihi kayıtlara göre fay kırıkları üzerinde meydana gelen depremlerin kaç senelik periyotlar halinde büyük depremler yarattığına bakılarak bazı iddialarda bulunmak mümkündür fakat bu kadar senede bir büyük deprem oluyor kesin yine olacak diye bir durum söz konusu değildir.
Depremler yer kabuğu hareketleri sonucu oluşan sarsıntılar olduğu için dünyanın çekirdeğindeki hareketlilik depremleri tetikler. Deprem olgusuna daha geniş açıdan baktığınızda dünyanın ilk oluşmaya başladığı günden itibaren onu şekillendiren en önemli unsurların başında gelmektedirler. Yani toplumlara ceza olsun veya çok bozulan yerleri ıslah etmek amaçlı deprem olduğu inancı da toplumdaki yanlış inançlardan biridir. Doğa şekillenmesini sürdürmekte fakat insanoğlu ona aykırı davranmakta olduğu için zarar görmektedir.
Güneş tutulmaları ise Güneş, Dünya ve onun uydusu Ay’ın aynı hizaya gelmesi sonucu oluşur. Bu cisimler aynı sıraya geldiği zaman Güneş, Ay’ ın arkasında kalır ve dünya üzerinde belli bir bölgede tam manada gözden kaybolur. Bu durum esnasında havada kararma meydana gelir. Bu büyük doğa olayı insanları etkiler.
Tarih boyunca toplumlar Güneş’ e taptıkları için tutulmalar ile onun kararmasını lanetlenmek ya da insanlığa ceza olarak algılamışlardır. Bu sıradan doğa olayı eski insanlardan beri hep kötüye yorumlanmış ve o şekilde günümüze gelmiştir. Bugün de insanların tutulma ve deprem ile alaka kurmasının sebeplerinden biri budur.
Güneş ya da Ay Tutulmaları Deprem Meydana Getirir Mi?
Gezegenlerin ve uyduların kendi aralarındaki çekim kuvveti ile yörüngede oldukları ifade edildiği için Güneş, Dünya ve Ay bir sıraya geldiklerinde ortaya çıkan çekim gücünün deprem yarattığına inanılmaktadır. Nitekim televizyona çıkan birçok kişi tarafından da iddia edilmiştir fakat kimse bu doğa olayının ne kadar sıklıkla meydana geldiğini düşünmemektedir.
Güneş, Dünya ve Ay eksen hareketleri sabit cisimlerdir. Hareketlerini hesapladığınızda 29,5 günde bir bu üç gök cisminin neredeyse aynı hizaya geldiği görülmektedir. Bu sıralama Güneş-Ay-Dünya değil de Ay-Dünya-Güneş şeklinde de oluşur. O zaman Ay tutulması oluşur fakat kimse deprem olacağına dair bir beklenti içine girmez. Güneş tutulmasındaki gibi büyük görsel bir etki olmayınca beklenti de olmaz.
Güneş’ in dünyamız üzerindeki çekim gücü Ay kadar değildir. Bu cisimlerin tek sıra halinde dizilmesi sonucu oluşan çekim gücü aslında Ay’ ın dünyamıza yıl içinde 3 kez daha yakın konuma gelir ve süper ay denen olay gerçekleşir. Bu zamanlarda uyguladığı çekim gücü güneş tutulmasından daha fazladır. Deprem olacaksa o zamanlarda olmasını beklemek daha mantıklıdır.
İstatistikler Ne Diyor?
Sonuç olarak bakıldığı zaman yer kabuğunda meydana gelen hareketler ile Güneş tutulmasının alakası yoktur. İstatistiklere bakıldığı zaman yıl içinde 8 in üstünde bir kez deprem meydana gelmektedir. 7 üstü depremlerin oranı da ortalama yılda 13-14 adettir. 5 ve 6 şiddetleri arasında meydana gelen depremlerin sayılarını oranladığınızda günlük 4-5 adet depreme karşılık geldiği gözlenebiliyor.
Yani her gün depremler olmaya devam ediyor. Büyük depremler de yıl içinde meydana geliyor. İstatistiklere bakıldığı zaman güneş tutulması ve büyük depremlerin arasında ilişki olmadığı tespit edilmiştir. Güneş tutulması öncesi ve sonrasında meydana gelen depremlerin sayısı toplam deprem sayısına oranlandığı zaman binde 7-8 gibi sonuç çıkmaktadır. Buna istinaden bu düşünce tamamen geçmişten miras kalan bir hurafeden ibarettir.
- Yorumlar 0