Detroit'te Gezilip Görülmesi Gereken Yerler
Detroit Sanat Enstitüsü
Amerika Birleşik Devletleri'nin en önemli sanat koleksiyonlarına ev sahipliği yapan müze, 1927 yılında hizmete açılmıştır. Müze binası, ünlü mimarlar Paul Philippe Cret, Gunnar Birkerts ve Michael Graves'in ortak eseridir. 100'ün üzerinde galeriye sahip olan kurum, 61 bin metrekarelik alana kurulmuştur. Meşhur DIA Koleksiyonlarının yanı sıra, çağdaş eserler, Antik Mısır, Avrupa ve Amerikan sanat eserlerinin sergilendiği kuruma 540 metrekarelik bir bölüm daha eklenmiştir. Detroit'in turistik yerlerinden biri olan sanat enstitüsü, kentin turizmine ivme kazandırmaya devam ediyor.
Renaissance Center
Kısaltmasıyla 'RenCen' olarak anılan meşhur yapı, 7 adet gökdelen gurbundan meydana gelmektedir. General Motors'a ait olan bina, otel olarak hizmet vermektedir ve içerisinde restoran, kafe gibi işletmeler de faaliyet göstermektedir. Renaissance Center, 1977'de kurulduğunda Michigan Eyaleti'nin en yüksek binası unvanını elde etmiştir. John Portman tarafından tasarlanan binalar halen Dünya'nın en yüksek otellerinden biri olarak meşhurdur. 39 katlı mekan ofis, banka gibi kurumlara da ev sahipliği yapmaktadır. Detorit seyahatinizde kentin en merkezi noktalarından birinde bulunan Renassaince Center'in fotoğrafını çekmeli ve fırsat bulabilirseniz bu binayı gezmelisiniz.
Belle Isle Park
Kanada ile Detroit Nehri arasında bulunan 3974 metrekare genişliğindeki doğal bir park alanıdır. MacArthur Köprüsü ile Detroit kentine bağlantısı kurulan park, Michigan Tabii Kaynaklar Bakanlığınca yönetilmektedir. Ada Belle Isle Akvaryumu, Belle Isle Konservatuvarı, James Scott Memorial Çeşmesi, Detroit Yacht Club gibi önemli mekanları barındırmaktadır. Ayrıca bölgede yaklaşık 800 metrelik suya girmeye uygun plaj bulunmaktadır. Binicilik, yürüyüş, bisiklet severler için de adada gerekli imkanlar mevcuttur. Bu bölge Detroit'in görülmesi gereken yerlerinden birdir.
Detroit Tarih Müzesi
Detroit'in en meşhur noktalarından 5401 Woodward Caddesi'nde bulunan müze, 1928 yılında açılmıştır. Yaklaşık 200 bin ögesi bulunan kurum Wayne Devlet Üniversitesi'nin önemli bir parçası haline gelmiştir. Daha çok antika araçların geniş olarak sergilendiği müzede birçok tarihi yapının ve eserin maketi sunuluyor. Bunun yanı sıra kurumda tarihi kostümler ve tasarımlar da sergileniyor. Detroit gezi rehberinize bu son teknolojiyle donatılmış tarih müzesini de dahil edin.
Fisher Building
Bu dev bina yaklaşık 45 bin 243 metrekarelik dev bir sahaya konuşlandırılmıştır. Ünlü mimarlar Albert Kahn ve Joseph Nathaniel French'in ortak tasarladığı 30 katlı yapı, tam 135 metre yüksekliğindedir. 1928 yılında faaliyete açılmıştır. Sahibi Detroit İş Dünyası'nın önemli firmalarından Farbman Grubu'dur. Kentin işlek bölgelerinden West Grand Bulvarı üzerinde yer alan yapı, kireçtaşı, mermer, granit gibi materyaller vasıtasıyla Deco Sanatı tarzıyla oluşturulmuştur. Fisher Ailesi'ne ait olan gökdelen konut, ofis gibi birçok farklı amaç doğrultusunda kullanılan bir iş merkezidir. Detroit'in gezilecek yerlerinden biri olarak turistik önem taşımaktadır.
Wayne Kalesi
1842 ve 1851 yılları arasında 39 hektarlık alana kurulan Wayne Kalesi kusursuz bir mimariye sahiptir. Yapının mimarı Montgomery C. Meigs olmuştur. Delray Mahallesi Livernois Caddesi'nde bulunan tarihi kale, 1971 yılından bu yana Amerikan Ulusal Tarihi Yerler Listesi'nde bulunmaktadır. Kireçtaşı ve tuğladan yapılan kale ek kışla amaçlı olarak inşa edilmiştir. İçerisinde bekçi evi, garaj, hastane gibi bölümler de bulunmaktadır. Detroit'in turistik yerlerinden biri olan kale şehrin simgelerindendir.
Ste. Anne de Detroit Katolik Kilisesi
Ambassador Köprüsü ve Michigan Merkez Stadyumu arasında yer alan Katolik kilisesi, 1886 yılında inşa edilmeye başlanmış ve 1887'de hizmete açılmıştır. Albert E. French tarafından dizayn edilen kilise, Klasik Revival ve Gotik Revival mimari sitiliyle oluşturulmuştur. 1976 yılında Ulusal Tarihi Yerler listesine girmiştir. Tuğladan yapılan ve kırmızı rengiyle büyüleyen manevi yapının cemaati daha çok İspanyollardan meydana gelmektedir. Detroit'e gelip de bu tarihi kutsal mekanı görmeden kenti terk etmemelisiniz.
