Hasankeyf Üzerine Bir Ağıt

Biz anlayamadık, anlatamadık, Hasankeyf'i. Onun için bırakalım da Hasankeyf, kendi kentini anlatsın. Bizlerin dile getiremediğini Hasankeyf'in tarihi dokusu dile getirsin. Bu ağıta kulak verelim, ortak olalım
Hasankeyf Üzerine Bir Ağıt

Hasankeyf,  Batman şehrinin 4 ilçesinden en gözde olanı, en tarih kokanıdır. Batman’dan önce Hasankeyf akla gelir. Hasankeyf tarih boyunca, birçok hikâyelere, yaşam sahnelerine, yok oluşlara, aşklara, korkulara tanıklık etmiştir. Ali,Veli, Ahmet Hasankeyf’i anlatamaz. Ancak Hasankeyf kendi kendini anlatarak dile gelir. Şimdi biz soralım, bu kültürel şehre o ise yüzeysel bir şekilde kendini, kentini anlatsın.

Anlat Hasankeyf, acılarını, sevdalarını, ölümlerini ve anlatmak istediklerini anlat. Anlat ki hayat bul, anlat ki yaşat. Korkma, tarihi kent, anlattıklarından dolayı seni yok etmeyecekler, anlatmasan da zaten seni sular altında bırakmayacaklar mı.“Doğru” diyordu. İnsanlığın kalıntılarının ilk olduğu kent, insanların kendilerini ifade etmek için yazıyı buldukları ilk coğrafya, birçok Alim’in, büyücünün yetiştiği bu saklı kent.

Evet, anlatmalıydı; önemini, yaşamını ve yaşadıklarını. Belki o zaman, bilmeyenler, anlamak istemeyenler, tarihi yok sayanlar O’nun varlığının, insanlık için önemli olduğunun.

Yaşanılanlar Dile Geliyor

Hasankeyf, sen mi anlatacaksın,  sana yol olan Roma köprüsü mü, İki karşı karşıya birbirlerine rakip olan El Rizk minaresi ve Eyüp Sultan Şah minaresi mi?

El Rizk minaresi, Eyüp Sultan Şah minaresi dış görünümleriyle aynı ama kullanılan mimari yöntemleriyle bir birinden farklıdırlar. Rivayete göre Eyüp Sultan Şah minaresi yapım aşamasında iken usta ve kalfa arasında anlaşmazlık çıkar ve kalfanın işine son verilir. Bu minarenin karşısında aynı şekilde bir minare daha yapılması istenir. Kalfa bu minarenin usta başı olur. Usta ve Kalfa’nın aynı zamanda bitirdikleri bu iki minare bir birlerinin aynısıdır ancak kalfanın minaresi yöntemi farklıdır. Kalfanın yaptığı El Rizk minaresi iki yolludur.

Tarihi El Rizk Minaresi ve Roma Köprüsü

el-rizk.jpg

Bu minarenin bu özelliğini gören usta kalfanın kendinden başarılı olmasını hazmedemeyip intihar etmiştir. İki yollu birbirinden bağımsız olan bu minareyi acaba kalfa nasıl yapmıştır. Günümüzde de halen merak konusudur. O zaman sözü El Rizk minaresine verilmeli. Hasankeyf’i etekleri altına alan, her şeyi gözetleyen bu minare, Ilısu barajının yapılmasıyla birlikte kellesini kurtaracaktır. El Rizk’i anlatacak mı Hasankeyf’in doğasını?  Hasankeyf’e özgü olan kuş türleri; Kızıl Akbaba, Yeşil Arı, Alaca Yalıçapkın, Büyük Kızkuş türleri bu barajın yapımıyla birlikte yok olmakla karşı karşıya gelecekler.

 Heybetli olan bu minare, 12yy. Antik kent içinden doğduğu günden bu zamana yaşadıklarını anlatmak istiyor. Yüksekliğiyle ve tarihi olma özelliğiyle her şeye tanıklık eden bu ulu minare; karşıda ki mağaraları gördü; yaşamını bu mağaralarda yaşayan bu insanlara baktı ve büyük bir ah çekti. Ve minare dile geldi, Ben sular altında kalırsan koca bir tarih hiçe sayılır, ya bu inler, bu mağaralar insansız kalırsa yaşamları son bulur, cansız kalırlar.

Yaşam Alanları/ Mağaralar

hasankeyf-magara-002.jpg

El Rizk, Eski Roma köprüsüne baktı; bitkin, üzgün bu köprü her şeyin farkındaydı.  Yorgundu, yorgunluğu üzerinden geçen insanların çokluğundan değil, yorgunluğu emeklerinin yok edilişinden, değerinin yok sayılışındandı. Dicle ile muhabbeti koyulaştıran Roma köprüsü, “Dicle senin sularınla bizleri boğmak ve yok etmek istiyor” dedi. Dicle hepsinden daha üzgündü. Nasıl Olurda, asırlardır, akıp geçtiği, can kardeş olduğu bu toprakları, kendine emanet edilen bu minareleri, köprüleri… sular altında bırakacaktı. Dicle Dicle olalı böyle bir figan etmemişti. Dicle’nin ağıtları, bütün Hasankeyf’e Mezopotamya’yı hüzne boğmuştu. Dicle sustu ve tek kelimeyle yetindi, “Benim elime silah veriyorlar ve kardeşlerimi öldürmemi söylüyorlar”

Belki dağlar, akarsular, ovalar konuşmuyorlar ama bu duygular insanlığın duygularıdır.

Hasankeyf Baraj değil, dünya mirası olmalı. Kültür Bakanlığı , başvuru yapmalı Hasankeyf’te dünya mirasları içindeki yerini almalı, Taç Mahal, Mısır Piramitleri, Venedik gibi.  En fazla 90 yıl ömrü olan Baraj için, İnsanlığın en eski yerleşkesi olan bu kültür, sanat, tarihi şehir sular altına gömülmemeli. Anımız için anılarımızı yok etmeyelim. Gelin Hasankeyf’in bu ağıtını dindirelim.

NeOldu.Com/ Kader Basayoğul

İlgili Haberler
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış yorumlar onaylanmamaktadır.