Hala Kullandığımız Eski Mısır Uygulamaları

Antik Mısır çoğunlukla piramitleri, hiyeroglifleri ve mumyaları ile bilinir. Mısır, süregelen zengin bir kültür ile medeniyeti anlamak için bizlere tonlarca eser bıraktı. Belgelerin, yazıtların ve güzel görüntülerin çevirileri sayesinde, eski Mısır hayatı hakkında çok şey biliyoruz. Antik Mısırlılar mumya  uygulaması sayesinde, insan vücudu hakkında çok şey öğrendiler ve gelişmiş tıbbi bilgiler geliştirdiler. Yüzlerce yıl öncesinden, doktorların eski Mısır'da uyguladığı birçok uygulama bugün bize yabancı değil. Doktorlar artık eski Mısırlıların yaptığı gibi büyü ve muska kullanamazlar ancak binlerce yıl öncesinde uygulanan yöntemler pek farklı olmayabilir.

Nabız Kontrolü

Bugün bir doktora gittiğimizde, her seferinde kontrol edilen birkaç şey, yani tansiyon, sıcaklık ve nabız muhakkak var. Nabız, dolaşım sisteminin sağlığı hakkında fikir verebilir. Bu bugünkü bilgi, ancak erken tıp için büyük bir gelişmeydi. Eski Mısırlılar, mumyalama uygulamalarının bir sonucu olarak, dolaşım sistemi hakkında bilgi sahibi olmuşlardı. Vücuttaki bütün bağlantılarını anladılar ve bu "nabız" ı taşıdılar. Kalpteki sıvının kendisinin bir pompa olduğunu bilmiyorlardı. Bunu kan için bir hazne olarak gördüler. Nabzı ölçme fikri, zamanının çok ilerisindeydi ve dünyanın başka yerlerinde toplanmadan yüzyıllarca sürecekti. Vasküler sistem hakkındaki bilgilerine göre, Mısırlılar vücudun her bir yerine ulaşan damarların sayısını da hesapladılar. Bununla birlikte, sayıları doğru değildi çünkü küçük damarların ve damarların ne kadar küçük olduğunu bilmiyorlardı.

Başınızı Çevirin Ve Öksürün

Evet, insanlar bu garip sınavı yüzyıllarca sürdürecekler gibi görünüyor. Antik Mısır'dan bir tıbbi kılavuz olan Ebers Papyrus, "fokunun öksürüğünde görülen şişme" olduğunu belirtir. Karnından çıkmış her iki göbek fıtığı da dahil olmak üzere eski Mısır figürlerinden görüntüler var; Skrotumdaki hernilerin çok grafiklerdeki görüntüleri. Bağırsağın bir kısmı midenin kas duvarından dışarıya çıktıklarında fıtık meydana gelir. Çoğunlukla ağır şeyleri sindirir veya kaldırırlar. Mısırlıların bize piramitler gibi devasa taş anıtları verdiğini göz önüne alırsak, ağır şeyleri almaya alışıktılar ve hernilere çok aşina olmuş olabilirler ama fıtıkları tedavi ettikleri halde daha az bilinmekte.

Dolgu

Antik Mısır'da dolgular aslında nadirdi. Şeker, Mısır yemeğinin bir parçası olmadığından, tartar oluşumu pek yoktu. Un ve tahıl taşla öğütülürdü ve en iyi çabalarına rağmen küçük taş parçaları daima yemeklerin içinden çıkardı. Kumlu bir çöl'de yaşamanın sonucu biraz.  Bu da dişlere oldukça zarar verirdi. Mısır’da farklı dolgular yöntemleri ve merhem tarifleri vardı. Örnek bir dolgu tarifi: kimyon, ,reçine, 1 kısım; Dart meyvesi, 1 kısım; Ezin ve dişe uygulayın. Bazen, dolgu sadece bezdi. 2012'de bir mumya tarandı ve ketenle dolu ağzında bir boşluk vardı.

Protezler

Mısır'daki mumyalarda dünyanın bilinen en eski protez kolları, ayak parmakları ve benzerlerinden bulunmuştu. Müslümanlar için eksik parçaları değiştirmek için protezler birkaç nedenden ötürü şarttı. Birincisi, ölümden sonra vücudun bütün olmalı ve onlara öbür dünyaya geri dönmesi için korunması gereken Mısır inancıydı. Bu nedenle mumyalama çok önemli ve muhtemelen protezlerin varlığı muhtemel. Kayıp ekstremi değiştirerek, vücut tekrar bütün haline getirilecekti. Protez sahibi olmak, bir kişinin hayatta bazı işlevleri yerine getirmesine yardımcı olur ve yaşayan hastalar için de protezlerin yapıldığına dair kanıtlar vardır. Bu, Mısırlıların enfeksiyonları ve yaraları tedavi etmek için ampütasyonu nasıl kullandıklarını göstergesi.

Reçete

İlacınızı almak, görünüşe göre medeniyetler kadar eskiye benziyor. Eski Mısırda ilaçlar genellikle, deneme yanılma yoluyla uygulanıyordu. Bazen hastalarda gerçekten iyi sonuç verebiliyor, Bazende oldukça çok zarar verebiliyordu. Mısırlılar, balın yaralar üzerinde iyi sonuçlar verdiğini biliyorlardı. (Günümüzde hala cilt hastalıkları için kullanılıyor.) Ayrıca nane tarafından mideyi sakinleştirilebileceğinin farkındalardı. Öte yandan kurşun ve dışkılar gibi oldukça kötü ilaç denemeleri de vardı. Mısır’da arkeologlar oldukça fazla ilaç reçetesi ve dozajı ve kullanımı talimatlar içerek çok sayıda bulgu elde ettiler. Eski Mısır'daki hastalar bu karışımlarla eve gönderilirdi ve şu an olduğu gibi onları nasıl kullanacakları konusunda talimatlar veriyordu. Çok çeşitli materyalden yapılan her türlü tıbbi ilaç vardı. Bakır, kil, kurşun ve tuz gibi mineraller kullanıldı. Bitkisel ilaçlar rezene, soğan, keten tohum ve nane içermektedir. Diğerleri ("organik" olarak adlandırmalarına izin verelim) çeşitli hayvanlardan ve hatta insanlardan saç, deri, kan, dışkılar ve daha fazlasını içeriyordu.

Sünnet

Dinsel olarak dinimiz ne olursa olsun, çoğu Batılı ülkede doktorlar tarafından yaygın olarak uygulanıyor. Eski Mısırlılar sünneti yaygın bir şekilde uyguladılar. Birçok duvar resimleri, doktorların hastalar üzerinde bu tarz tıbbi işlem yaptıklarını gösteriyor. Mısırlılar kişisel hijyen konusunda çok ilgiliydi. Temiz olmak ve kirlilikten kaynaklanan parazitlerden kaçınmak için vücutlarının tıraşlarını sık sık tıraş ettiler. Bu kültür sayesinde birçok kültürün sünneti uygulamaya başlamasını sağlamışlardı.

Cerrahi Eski Mısır Tıp Aletleri

Antik Mısırlılar, insan vücudunun anatomisi ve işleyişi hakkında mumlarla ilgili uygulamalar yoluyla zengin bir bilgi birikimi elde etti. Ölüler üzerinde çalışarak, bedenlerdeki sorunları görebildiler ve hayatta hastalıklarla birliktelik yapabildiler. Bu beceriler ameliyat yapmalarını sağladı. Otopsilerin dini nedenlerle yasadışı olduğu için Ortaçağ'daki daha sonraki kültürler bu bilgiyi tamamen kaybedecekti. Bir ceset kesme istekleri, Mısırlıları yüzyıllar öncesinde tıpta oldukça fazla geliştirdi. Ameliyat için kullanılan kıllar bakır, fildişi veya obsidiendi. Ağrı tedavisinde oldukça fazla haşhaş suyu kullanıldı. Sıcak bıçaklı kapları arındırmak kanamanın yavaşlamasına yardımcı oldu. Ameliyattan sonra, bal ve bakır gibi antibiyotik merhem enfeksiyonların önüne geçti.