Deyim Nedir? Deyimlerin Anlamları ve Özellikleri

İlkokul 4. Sınıf Türkçe ders konuları arasında yer alan deyimler konusunu siz değerli okurlarımız için detaylı ve örneklerle bir araya getirdik. Peki, Deyim nedir? Deyime verilecek örnekler nelerdir? Deyimim özellikleri nelerdir?
Deyim Nedir? Deyimlerin Anlamları ve Özellikleri

Gündelik yaşamda herhangi bir durumu, olayı veya kavramı daha etkileyici bir şekilde anlatmak için en az iki sözcüğün bir araya getirilerek oluşturulan ve çoğu zaman gerçek anlamından uzaklaşan kelime gruplarına “deyim” denir.

Bir olayı, konuyu veya bir şeyi tarif ederken daha dikkat çekici olabilmesi için yardımcı bazı sözcüklere başvururuz. Bir kişinin yaptığı işi eleştirmek ve ona doğru yolu göstermek için “aslan yattığı yerden belli olur” deriz. Burada “Aslan” kelimesi bir hayvanı, “yattığı yer” kaldığı yer anlamında kullanılır. Deyimler, hem yazılarımızı hem de konuşmalarımızı daha çekici hale getiren yardımcı sözcüklerdir. Normalde daha uzun cümlelere kurarak anlatmamız gereken bazı durumları kısa bir iki sözcükle anlatmamıza da yardımcı olan deyimler, kalıplaşmış cümlelerdir ve bunların yerine eş anlamlı kelimeler de kullanılamazlar.

Deyimlere Örnek

“Sırtı yere gelmemek”

Yukarıda verdiğimiz örnekte “sırt” beyinden belime kadar olan bölüm, “yer” bir şeyin kapladığı alan veya boşluk, “gelmek” ise ulaşmak, varmak anlamındadır.

“Babam arkamda durdukça sırtım yere gelmez.”

“Derslerine önem verirsen kimse sırtını yere getiremez.”

Deyimlerin Özellikleri

Deyimlerin kendilerine özel bazı özellikleri bulunur ve bunlar değişmez. Deyimlerin özellikleri ve özelliklerine göre örnekleri aşağıdaki gibidir.

1. Deyimler kalıplaşmış sözcüklerdir. Bu sözcüklerin yerine eş anlamlıları bile kullanılamaz. Deyimlerde kullanılan sözcüklerin yeri değiştirilemez, yerlerine başka kelimeler kullanılamaz, kullanıldıklarında özelliğini yitirir.

Örnekler

“Kovadan boşalırcasına yağmak” (yanlış)

“Bardaktan boşalırcasına yağmak” (doğru)

“Simasından düşen bin parça” (yanlış)

“Yüzünden düşen bin parça” (doğru)

“Siyah siyah düşünmek” (yanlış)

“Kara kara düşünmek” (doğru)

2. Deyimlerin bir diğer özelliği ise şahsa göre çekimlenebilir olmalarıdır. Yani tekil yerine çoğul anlamda kullanılabilirler.

Örnekler:

“Sınavımı başarılı şekilde geçince, babamın gözüne girdim.” (ben)

“Evdeki kurallara uymaya başladığımızda babamın gözüne girdik” (biz)

3. Deyimlerin bir diğer özelliği ise gerçek anlamda kullanılmamalarıdır. Deyimler, mecaz anlamda kullanılırlar.

Örnekler:

“Aslan gibi adam” (burada kullanılan “aslan” kelimesi bir hayvanı ifade etse de “adam” ile devam etmesi, aslan gibi güçlü anlamını kazandırmıştır.)

“Ayvayı yedi” (burada kullanılan “ayva” kelimesi gerçek anlamda kullanılan meyve anlamındaki ayva değil, zararlı çıktı, zarar etti anlamında kullanılmıştır.)

“Bebek o kadar yaramaz ki, duvara çıkıyor.” (burada kullanılan “duvar” kelimesi gerçek anlamda olsa da bebeğin duvara çıkması beklenemez. Yani mecaza anlamda kullanılmıştır.

4. Deyimler, bazen gerçek anlamını da taşırlar yani mecaz anlamda kullanılmayabilirler.

Örnekler:

“Sır saklamayı bilir” (bu sözcük gerçek anlamda kullanılmıştır. Yani O’na bir şey söylediğinde hemen gidip başka yerde konuşmaz.”

“Başkasının eşyasına elini sürmez” (buradaki sözcük de yine mecaz anlamda değil, gerçek anlamda kullanılmıştır.)

5. Deyimler, bazen bir duruma açıklık getirmek veya daha iyi aktarmak için kullanılabilir.

Örnekler:

“Yüzünü ekşitmek” deyimi, bir şeye karşı tepki vermek anlamında kullanılmıştır. Hoşlanmayan bir durum karşısında, yüzünün girdiği hâlden bahsedilmektedir.

“Burun kıvırmak” deyimi ise bir şeyi beğenmemek anlamında kullanılır.

6. Deyimlerin son özelliği ise bir sözcük grubu olarak veya cümle şeklinde olabilmeleridir.

Örnekler:

“Ne tadı var ne tuzu” (cümle)

“Ağzı kulaklarına varmak” (sözcük grubu)


Deyimler ve Atasözleri Arasındaki Benzerlikler ve Farklılıklar

Atasözleri ile deyimler bazen birbiri ile karıştırılsa da ikisi birbirinden farklı şeylerdir. Atasözleri, kim tarafından ne zaman söylendiği bilinmez, deyimler ise öyle değildir. Ancak deyimlerle atasözleri arasında ortak özellikler de bulunmaktadır.

Deyimlerle atasözleri arasındaki ortak özellikler nelerdir?

  1. Çok uzun dönemler öncesinden günümüze kadar geldikleri için kim veya kimler tarafından söylendikleri bilinmez.
  2. Az sözcükle çok şey anlatan sözcüklerdir.
  3. Kısa ve özdürler.
  4. Kalıplaşmış sözcükler olduğu için sözcükler yerine eş anlamlıları bile kullanılamaz.
  5. Atasözleri ve deyimler genellikle mecaz anlamda kullanılırlar.

Deyimler ile atasözleri arasındaki farklılıklar nelerdir?

1. Atasözleri cümle şeklindedir, deyimler ise söz grubu şeklindedir.

Örnek:

“Damlaya damlaya göl olur.” (atasözü)

“Surat asmak” (deyim)

2. Atasözleri, çok eski dönemlerde kullanıldıkları halde herkes için söylenebilir ama deyimler anlık durumlarda kullanılırlar.

Örnek:

“Keskin sirke küpüne zarar…” atasözü, herkes için kullanılabilecek bir sözdür.

“Burun kıvırma” deyimi ise kişiye özel olarak anlık söylenir.

3. Atasözleri, topluma öğüt vermek amacıyla kullanılan sözler iken deyimler ise içinde bulunulan durumu anlatır.

Örnek:

“Sürüden ayrılan koyunu kurt kapar.” Atasözü, nasihat içermektedir.

“Kulak kabartmak” ise öğüt vermek amacıyla kullanılmadığı için deyimdir.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış yorumlar onaylanmamaktadır.
2 Yorum